9 Aralık 2012 Pazar

Ufak porsiyonlarda rafine lezzetler

Son zamanlarda İstanbul yeme-içme ve eğlence hayatının Asmalımescit’ten Tepebaşı-Şişhane eksenine kaydığına şahit oluyoruz. Avizecilerin merkezi olarak bilinen Şişhane bölgesi önemli restoran ve eğlence merkezine dönüşmüş durumda. Tepebaşını Şişhaneye bağlayan Meşrutiyet Caddesi’deki Lilbitz İstanbul’un en sıradışı restoranlarından birisi.


Tepebaşında NuPera içinde bulunan yirmi kişilik bir gurme restoran olan Lilbitz ('little bits' sözcüğünün kısaltılması) 1/3 porsiyonlarda sunduğu yaratıcı yemekleriyle dikkat çekiyor.Restoran ortaklarından ve aşçısı Maksut Aşkar değişik soslar, farklı tekniklerle sıradışı lezzetler yaparken, dekoratör ortağı Sema Türker bu minik restoranı ferah bir atmosfere kavuşturmuş. Mekan küçük, kapasite sınırlı olduğundan bir gün öncesinden rezervasyon yaptırmakta fayda var.

Deneyselliğin hâkim olduğu her ay revize edilen mönüde başlangıçlar (6 TL), salatalar (8 TL), pizza(7 TL), ana yemekler (16 TL), tatlıdan (6 TL) oluşuyor. Fiyatlar uygun gibi gözükse de 1/3 porsiyon olduğu unutulmamalı, Lilbitz'de amaç doymaktan çok tatmak. Yurtdışında yemekten önce misafirlere sunulan tadım hoşlukları ‘amuse bouche’ uygulamasına benzer olarak misafirlerin kırmızı, turuncu ve yeşil renkte zeytinyağı ile karşılanması güzel bir uygulama. Kırmızı yağ rengini pancardan, turuncu havuçtan, trüf yağıyla aromalandırılmış yeşil olanı ise maydanozdan almakta. Şef hazırladığı yemekleri sunarken yemek hakkında bilgiler vererek misafirleri gastronomik bir yolculuğa çıkartıyor.


Başlangıçlar için ‘dana carpaccio, mango&rezene chutney, sarı mısır puding’ ,'tavuk konfit, kara havuç chutney ve tavuk jöleleri' ve 'portakal çiçeği asidinde pişmiş somon ceviche, rezene ve portakallı beurre blanc' ilginç seçimler olabilir. Tavuk konfit, kara havuç chutney ve tavuk jölelerini deniyorum, kara havuç chutney oldukça lezzetli, yaratıcı bir başlangıç yemeği. Dört çeşit ana yemekten ise en çok 'misoda poşe levrek, sote mikro sebzeler ve balık köpüğü' ve ‘fırında ızgara kuzu bonfile, pancarlı çifte kavrulmuş kuskus risotto’ ilgimi çekiyor. Balığı tercih ediyorum, çiftlik levrek kullanmasına rağmen ana yemek de oldukça başarılı.
Sıra tatlıya geliyor, bu sefer çok alternatif yok, geleneksel taş kadayıf tatlısını sevdiğimden onun modern versiyonu olan çikolata kaplı, balsamik glaze muzlu taş kadayıfı deniyorum. Şef yaratıcılığını katarak rafine bir tatlı ortaya çıkarmış. Biraz şekerin fazla olduğunu fark edip, nasıl bir çikolata kullandığını soruyorum. Şef Maksut değerlendirmeme katılıyor, %40 kakao oranlı bir çikolata kullanmış, çikolatadaki fazla şekeri balsamik ile dengelemiş.%60 kakaolu, aromatik birkaç çikolata öneriyorum, şef deneyeceğini söylüyor. Tattığım sıradışı lezzetlerin verdiği keyif ile restorandan ayrılırken bir sonraki gidişim için sabırsızlanıyorum.

Lilbitz: (0212) 245 60 54



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder