Pizzarium’u bulmak oldukça kolay, zira dükkânın önündeki uzun kuyruğu görmemek mümkün değil! Dükkânın önünde bekleyen sabırsız kalabalık önce biraz moralimi bozsa da, bu lezzeti tatmakta kararlıyım; yarım saatlik bir bekleyişten sonra pizzama ancak kavuşabiliyorum.
Ünlü pizza ustası Gabriele Bonci Pizzarium’da La Gatta Mangiona’daki
gibi klasik pizza yapmıyor aksine fast
food için tepsi pizzası yapan bir yer burası. Tezgâhlarda sıralanmış çeşit
çeşit pizzalardan beğendiğinizi seçip, istediğiniz miktarda kestiriyorsunuz.
Dakikalar geçtikçe Pizzarium’un önündeki kalabalık gitgide artıyor ama küçük dükkândaki iki çalışan kalabalığa
aldırmadan yavaşça çalışıyorlar. Biz Türklerin pek alışık olduğu bir şey değil
ama İtalya’da hayat böyle işliyor. Piano, piano yani yavaş, yavaş…
Pizzamı aldıktan sonra şansım yaver gidiyor
dükkânın karşındaki bank nasıl olduysa boşalıyor. Pizzaları soğutmadan tatmaya
başlıyorum. Pizzanın hamuru yağlı ve lezzetli, kullanılan malzemeler üst
düzeyde. Pizzalardan deyim yerinde ise lezzet fışkırıyor, özellikle buffalo
mozzarellalı pizzanın tadı hâlâ damağımda. Bir de elektrikli fırın yerine
odunda pişirseler nasıl olurdu kim bilir! Kendi yaptıkları biralarla
beğendiğiniz pizzayı eşleştirmek mümkün. Fiyatlar oldukça makul; 10-15 Euro ile
doyasıya pizza yenebiliyor. Bu lezzet diyarından cüzdanımı hafifletmeden
çıkmanın haklı gururuyla Vatikan müzesine doğru yola koyuluyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder